Zamanımızda sanatsal özerklik ne gibi paradokslar içeriyor?
Hito Steyerl: Akira Kurosawa’nın Yojimbo filmini seyredin. Sonradan Sergio Leone bu filmi Bir Avuç Dolar adıyla uyarladı, başrolünde Clint Eastwood oynuyordu; o yüzden konusunu biliyor olabilirsiniz. Ama yine de siz muhakkak Kurosawa’nınkini izleyin. Onun hikâyesinde, efendisiz bir gezgin samuray –bir ronin– iki çetenin terör estirdiği bir köye gelir. Filmin açılış sahnesi her şeyi açıklamaktadır: Samurayın yanından, ağzında kopmuş bir insan eliyle gezen bir köpek geçer. Yojimbo’nun önünde tek bir seçenek vardır: iki çeteyi birbirine kırdırarak köyü özgürlüğüne kavuşturacaktır.
Sanatçı, stajyer, galeri çalışanı, tasarımcı veya kültür alanında serbest çalışan biriyseniz, filmdeki bu iki çeteyi şöyle düşünün: bir tarafta piyasa, galeri-müze veya neo-liberal kurumlar, diğer tarafta yeterli kaynağı olmayan feodal ve gerici ulusal kültür. Sonra bir kılıç kapın ve Yojimbo’dan feyz alın.
Hito Steyerl’le bir söyleşiden, “Art Always Has its Consequences” (2008-2010) başlıklı serginin kataloğundan, (Zagreb: What, How & for Whom / WHW, 2010)