skopdergi 13: Poliphili, Nadja: Rönesans Düşüncesi ve Avangard Sanat


Hypnerotomachia Poliphilide yıkıntılar arasından beliren dev fil yapısı, “filimsi makine”

 

Hypnerotomachia Poliphili eseri (1499), Rönesans'a özgü neoplatonik düşüncenin bir ürünüdür; analojiye, gizemciliğe, hermetizme ve ezoterizme dayanır. Aydınlanma’yla birlikte örgütlenen modern bilgi rejimi ve “araçsal akıl” neoplatonizme son verir. Ne var ki 19. yüzyıl başında modernliğe karşı tepki olarak uyanan romantizmle birlikte Rönesans'ın hayal gücü yeniden canlanır. Romantizmden kaynaklanan estetik modernizm ve avangard sanat-edebiyat hareketleri de bu dönüşümden etkilenir. Böylece Hypnerotomachia Poliphili yeniden ilgi kazanmaya başlar.

Neoplatonizm özellikle sürrealizmi etkiler. Mimarlık kuramcısı Dalibor Vesely, sürrealizmin aslında “1919 ya da 1924’te değil, çok önce, 19. yüzyıl romantizmiyle, hatta bir ölçüde daha da önce, Rönesans’ın ezoterik ve hermetik gelenekleriyle başladığını” yazar.[1] Neoplatonizm ve sürrealizm arasındaki ilişkiyi keşfetmenin en yaratıcı yollarından biri Hypnerotomachia Poliphili ile André Breton’un ikonik Nadja (1928) ‘roman’ının kıyaslanmasıdır.

İÇİNDEKİLER:

Hypnerotomachia Poliphili ve Neoplatonizm

Neoplatonizm ve Avangard




[1] Vesely, “Sürrealizm, Mit ve Modernite”, Sürrealizm ve Mimarlık, ed. Nur Altınyıldız Artun, İletişim Yayınları, İstanbul, 2014, s. 60.

Baudelaire, sürrealizm, avangard, skopdergi 13