Stratejist (“Gösteri Toplumu” Üzerine Notlar I)

Giorgio Agamben, 1989-1990’da Guy Debord’un Gösteri Toplumu (1967) ve Gösteri Toplumu Üzerine Yorumlar (1987) adlı metinlerinin İtalyanca baskısı konusunda Debord’la mektuplaşır. Agamben yeni baskı için, “Gösteri Toplumu Üzerine Yorumlar’a Derkenar” (Marginal Notes on Comments on the Society of the Spectacle) başlıklı bir metin kaleme alır. Bu metin daha sonra Debord’a ithaf ettiği Menzi Senza Fine adlı derlemede yayınlanır. (İngilizce çevirisi: Means without End: Notes on Politics, 2000.)

Aşağıda yayınladığımız parça, Agamben’in Gösteri Toplumu üzerine yazdığı bu kısa notların ilk bölümüdür. Yedi bölümlük metnin diğer parçaları ve Debord’un Agamben’e yazdığı mektuplardan bir kesit de önümüzdeki günlerde yayınlanacaktır.  (bkz. Agamben / Gösteri Toplumu Üzerine)

 

Guy Debord ve Alice Beker-Ho, birlikte tasarladıkları Savaş Oyunu’nu oynarken, 1977. Fotoğraf: Jeanne Cornet.

 

Stratejist

Guy Debord’un kitapları, hâkimiyetini artık yeryüzünün tamamına yaymış bir toplumun –yani içinde yaşadığımız gösteri toplumunun– sefaletine ve köleliğine dair en sarih ve keskin analizi oluşturmaktadır. Bu bakımdan kitapların ne açıklanmaya ihtiyaçları vardır ne de övülmeye – hele önsözlere hiç hacet yoktur. Burada en fazla, Ortaçağ’daki müstensihlerin eserdeki en önemli pasajların yanına ekledikleri derkenarlar gibi birkaç not düşmek mümkün olabilir.  Tavizsiz bir yalnızlık maksadı gözetilerek düşülmüş bu notlar metinden ayrılmıştır ve kendi yerlerini, beklenmedik bir başka-yerde değil, yalnız ve yalnız tarif ettikleri şeyin tastamam kartografik sınırları içinde bulurlar.

Bu kitaplardaki bağımsız muhakeme gücünü ve kâhince öngörüyü, veya üsluptaki açıklığı  methetmek lüzumsuz. Bugün hiçbir yazar yoktur ki, eserinin bir yüzyıl sonra (kim bilir ne tür insanlar tarafından?) okunacağı fikriyle kendini avutsun; keza hiçbir okur yoktur ki, o eserdeki kerameti başkalarından önce görebilmiş küçük bir gruba dahil olduğu için övünebilsin (neye istinaden?). Bu eserler daha ziyade birer kılavuz olarak, direniş ya da çıkış [exodus] araçları olarak kullanılmalı – (Deleuze’ün nefis imgesiyle söylersek) kaçan kişinin yolu üstünde bulup alelacele kemerine taktığı olmadık silahlar gibi. Veya daha iyisi, özgün bir stratejistin eseri gibi okunmalı bu kitaplar (nitekim Yorumlar başlığı bu tür bir geleneğe dayanıyor) – faaliyet alanı, birliklerini tanzim edeceği bir savaş değil de, safi zekâ gücü olan bir stratejist. Gösteri Toplumu’nun dördüncü İtalyanca baskısında [1979] yer verilen şu Karl von Clausewitz alıntısı, bu figürün mükemmel ifadesidir:

 

Bütün stratejik eleştirilerde temel nokta, meseleye tamamen faillerin bakış açısından yaklaşmaktır; bunun genellikle zor olduğu doğrudur. Yazarlar kendilerini düşünce yoluyla faillerin içinde bulunduğu bütün koşullara yerleştirseler ya da bunu becerebilseler, stratejik eleştirilerin büyük çoğunluğu ya tamamen ortadan kalkardı ya da çok küçük anlayış farklılıklarından ibaret olurdu.[1]

 

Bu anlamda, Machiavelli’nin Hükümdar’ı da, Spinoza’nın Ethica’sı da, strateji üzerine birer incelemedir: zihin gücü veya özgürlük üzerine (de potentia intellectus, sive de libertate)[2] çalışmalar.



[1] Debord, Gösteri Toplumu ve Yorumlar, çev. Ayşen Ekmekçi, Okşan Taşkent (Ayrıntı, 1996) s. 188 [çeviri kısmen değiştirildi]. Alıntı: Clausewitz, 1815 Fransa Seferi – ç.n.

[2] Spinoza’nın Ethica kitabının 5. bölümünün başlığı – ç.n.

Agamben / Gösteri Toplumu Üzerine, Guy Debord