"Sudaki İz, Gözbebeğindeki Serap": Avangardın Kayıp Sanatçısı Claude Cahun'u Yeniden Keşfetmek

17/2/2012 / skopbülten




Birinci Dünya Savaşı sonrasında Paris’te canlanan avangard sanat ve siyasetin tarihinde ihmal edilen isimlerinden biri olan Claude Cahun, uzun yıllardan sonra ilk kez kapsamlı bir retrospektifle anılıyor. 2011 Mayıs’ında Paris’te Jeu de Paume’da başlayan sergi, Barcelona’nın ardından, 25 Şubat-3 Haziran 2012 tarihleri arasında Chicago Art Institute’te görülebilecek. Sergi, Cahun’un ABD’deki ilk kişisel sergisi niteliğinde. Barcelona’daki sergiye Cahun’un eserlerinin yanı sıra sanatçının avangard tarihindeki önemine işaret eden film gösterimi, sempozyum ve söyleşi gibi etkinlikler de eşlik etti.

Claude Cahun (asıl adı Lucy Schwob) 1894’te Nantes’ta doğar. Ünlü sembolist yazar Marcel Schwob'un yeğenidir ama, hem bu akrabalığın yükünden, hem de isimle sabitlenen dişil cinsiyetinden kurtulmak için adını değiştirir; her iki cinsiyet için de kullanılabilen Claude ismi ile, tanınmayan uzak akrabalarına ait Cahun soyadını benimser. Üvey annesinin kızı Suzanne Malherbe’e âşık olur (o da yine cinsiyet belirtmeyen Marcel Moore adını kullanmaktadır) ve çift, elli yıldan uzun süren yoldaşlıkları boyunca, birlikte hapis yatmalarına sebep olan politik faaliyetlerinin yanı sıra, edebiyat ve görsel sanat alanında birlikte çalışır.

 

 

Otoportre, Claude Cahun

 

1938’de yaklaşan faşizm tehdidiyle birlikte Cahun ve Moore, Jersey Adası’na taşınırlar, fakat burası da kısa bir süre sonra Nazilerin işgaline uğrayacaktır. Paris’te bulunduğu dönemde Cahun, George Bataille ve André Breton’la birlikte Devrimci Yazarlar ve Sanatçılar Birliği’nin militan üyelerinden olmuş ve “Contre-Attaque” adlı anti-faşist grubun kuruluşunda (1935) yer almıştır. Jersey’de de, işgal kuvvetlerine karşı isyanı teşvik eden, sanatsal yaratıcılıktan beslenen etkili eylemler düzenler. 1944’te çift Nazilerce yakalanır ve tutuklanarak idama mahkûm edilir. Ada’nın bağımsızlığını kazanmasıyla hapisten çıkarlar, ancak hapishane koşulları Cahun’un sağlığını olumsuz etkilediğinden Paris’e dönemez ve 1954’te yaşamını yitirir.

Claude Cahun, erkeklerin egemenliğindeki sürrealist grup içinde faal biçimde yer alan kadınlardan biri olmasına rağmen, uzun yıllar sanat çevrelerince göz ardı edilir. Sürrealist gruba üyeliğinin yanı sıra, Paris ve Jersey’deki politik faaliyetleri, dönemin avangard dergilerinde yayınlanan metinleri, fotomontaj ve kolaj çalışmaları, Cindy Sherman’ın oto-portrelerinden çok önce kimlik kalıplarını altüst ettiği eserleri, uzun dönem boyunca avangardın tarihinde es geçilir. Sevgilisi Marcel Moore 1972’de hayatını kaybettikten sonra, Fransız yazar François Leperlier’nin Cahun’un hayatı ve eserleri üzerine yaptığı çalışmaların etkisiyle çağdaş sanat dünyası 1980’lerde Cahun’u keşfeder ve Nantes ve Paris’te açılan sergilerle eserleri gün yüzüne çıkar.



le Chemin des chats serisinden (1949-1953)

 

Cahun ve Moore’un Paris’teki evlerinde düzenledikleri Salonların müdavimleri arasında Henri Michaux, André Breton, Robert Desnos, Sylvia Beach gibi isimler vardır. Breton, Cahun’un 1930’da yayınlanan Aveux non avenus (İnkâr Edilen İtiraflar) başlıklı kitabı vesilesiyle sanatçıyı “zamanımızın en nadide ruhlarından biri” sözleriyle tanımlar. Cahun’u yazmaya ve yazdıklarını yayınlatmaya teşvik edenlerin başında da Breton gelir: “Yazman ve yazdıklarını yayınlatman çok önemli,” diye yazar sanatçıya bir mektubunda, “bunu hiç aklından çıkarma.” Fakat Cahun, başta sürrealistler olmak üzere, Paris’in sanat çevreleriyle içli dışlı olmasına rağmen girdiği her yerin yabancısı olarak kalır. Kendisinin de yazdığı gibi: “Havadaki gölgeyi, sudaki izi, gözbebeğindeki serabı takip edeceğim. Benim derdim kendi izimi sürmek, kendimle savaşmak...”


         

Aveux non avenus'ya fotomontaj, Cahun-Moore.                       Obje, Claude Cahun

 

Cahun’un sergide yer alan eserleri; 1913-1920 yıllarına ait, maskeler ve mizansenler aracılığıyla farklı kılıklara büründüğü oto-portrelerini; 1925’ten itibaren başladığı ve o dönemde yeni keşfedilen bir form olan nesne asamblajlarını; Marcel Moore’la olan ilişkisini ve ortak sanatsal çalışmalarını tasvir eden portrelerini; Cahun’un tiyatroya olan ilgisini gösteren performans çekimlerini; sanat ile siyasetin iç içe geçtiği kışkırtıcı fotoğrafları ve 1949-1953 yıllarına ait le Chemin des chats [Kedilerin Tarzı] başlıklı seriyi kapsıyor. [EG]

 

Kaynaklar:

“Claude Cahun: Finding a Lost Great”, Gavin James Bower, The Guardian, http://www.guardian.co.uk/books/2012/feb/14/claude-cahun-finding-great

“Claude Cahun: How To Invent One’s Own Identity”, Juan Vicente Aliaga ve François Lepelier, “http://www.photography-collection.com/exhibitions/claude-cahun-how-to-invent-the-own-identity/

“Claude Cahun in Barcelona,” Culture Magazine, http://en.paperblog.com/claude-cahun-in-barcelona-115454/

“Entre Nous: The Art of Claude Cahun”, http://www.artic.edu/aic/exhibitions/exhibition/cahun

avangard, sürrealizm