Halk Partisi’nin Umdelerinden Biri: Her Türk Bir Ev Sahibi Olmalı

“Kooperatifçilik kongresine reis seçilen ziraat siyasî müsteşarı Bay Ali Rıza Erten (karşıda görünen İstanbul halk yapı kooperatifi murahhası mimar Seyfi Halil”. Kaynak; Karınca, Mayıs 1937, s. 18.

 

Diğer memleketlerde olduğu gibi bizde de birçok eve ihtiyaç vardır. Mevcutların çoğu da bugünün ihtiyacına uyamayan gayrı sıhhi evlerden ibarettir. Her Türk ailesi bir ev sahibi umdesi birçok işsizlere iş bulacak, şu buhranlı zamanda ticaretin muhtelif kısımlarının inkişafına vesile olacak, evlenmeyi çoğaltacak, doğum adedini arttıracak, ölü miktarını azaltacak, velhasıl bu hareket memlekette pek büyük içtimai, iktisadi ve sıhhi faydalar doğuracaktır. 

Yaptıracağı evin parasının tamamına malik kimselere, zengin memleketlerde bile pek nadir tesadüf edilmektedir. 

 

Kira Bedeli ile Ev Sahibi Olmak 

Savaşlar ve cumhuriyet rejimine kadar, idaresizlikten iktisaden inkişaf edemeyen memleketimizde ise, yurttaşlarımızın hemen hemen hepsi yaptıracağı eve ancak, borç para ile sahip olabileceklerdir. 

Bu evler için her ay verilecek faiz ve taksit, kira bedelini geçmemelidir. Kira miktarını ise Avrupa iktisatçıları kazancın beşde biri olarak kabul etmektedirler. Bundan fazlası aile bütçesinin diğer lüzumlu kısımlarında eksiklik yapacak, bu da binnetice o ailenin, ev sahibi olmasına rağmen refahı temin edilmemiş olur. Demek ki; yapacağımız evlerin faiz ve taksitleri, kazancın beşte birini geçmemesi esasını kabule mecburuz. Az kazançlıları bile mümkün mertebe rahat, geniş ve konforlu bir evde yaşatabilmek için evleri ucuza çıkarmak, az faiz ve uzun vade ile para bulmak yollarını aramalıyız. Ve bu vaziyetin tekemmülü derecesinde evler de güzelleşebilecektir. Bilhassa bu gibi evlere adam başına seksen metre murabbar [metre kare] bahçe de verilmelidir. 

Aile efradının boş zamanlarını bol hava ve güneş içinde bahçede çalışmakla geçirmeleri sıhhi bir çok faydalar temininden başka bahçedeki hasılâtın da daha fazla faiz ve taksit ödeyebilmelerine yardım edebileceğinden, bu da evlerin mükemmel olmasına vesile olacaktır. Nitekim Almanya’da, bu cereyanlara öncü olanlardan, bahçe mimarı (Liebrecht Migge) Almanya’nın en fena bir arazisinde beş nüfuslu bir aile ile bahçıvan vesair yardımcısız dört yüz metre murabbar bahçeden senede 1075 kilo zerzevat, 300 kilo meyva, 175 kilo patates yetiştirebileceğini ispat etmiştir. 

 

Bu İş Nasıl Olur?

Başlangıçta, belki de bazı bedbin kimseler; her Türk ailesinin, hatta az kazançlılarının bile ev kirası mukabilinde ev sahibi olabileceklerine inanamayacaklardır. Bu cereyan ilk defa olarak Hollanda, İngiltere ve Almanya’da başladığı zaman, halk bugünkü muvaffakiyetin yüzde onunu bile tahmin etmiyordu. 

Bu evler için para nasıl bulmalı? 

1. Emlâk ve Eytam bankası sermayesi arttırılıp, faizler indirilerek, bina kıymetine nazaran verilen para nispetinin arttırılması ve vadenin uzatılması. Bu hususta hükümet tetkikat yaptırmaktadır. Pek yakında temennimize yakın bir netice alınacağı ümit edilmektedir. 

2. Bina vergilerinden alınan paranın, nısfını (Almanya’da olduğu gibi) pek az bir faiz ve uzun bir vade bir kısmını feda etmiş olacaksa da, gerek bu paranın getireceği faiz, gerekse yeni yapılan evlerin vergileri bu eksikliği pek kısa bir zamanda kapayacak ve hatta varidatın çoğalmasına yardım etmiş olacaktır. 

3. Ev yaptırmak için, para biriktirme kooperatiflerinin tesisi. Bu şekil kooperatifler Almanya’da çok büyük iş görmektedir. Ev yaptırabilmek için para biriktirmek ve ev yaptıranlara para vermek bu müesseselerin kârı âzâsına ait olacağından diğer bankalara nazaran daha nafi olacaktır. 

4. Hükûmetin kefaletiyle memur maaşlarına mukabil millî bankalardan para verilmesi. Bu suretle ve müteselsel kefaletle memurin maaşları nispetinde para verilebilir. 

5. Hayat sigorta şirketlerinin sigortalı eşhasa para vermesi. Bu şekil ile hem müşterilerine bir fayda temin etmiş olurlar hem de bu yüzden kendini sigorta ettirenler çoğalır. 

 

Bazı Noktalar

Yukarda yazdığım beş şekil ve buna mümasil diğer tertibatlarla bilhassa az faiz ve uzun vade ile para bulmaya çalışılmalıdır. Bu şekillerden istifade, ancak bir taneyi geçmemek üzere ve kendisine mesken ittihaz edecek ailelere mahsus olmalıdır. Ve bu suretle yapılan evlerin hiçbir suretle spekülasyona alet olmamasını temin edecek kanunlar yapılmalıdır. Yeni yapılan binaların üç sene vergiden muafiyet kanununu beş sene olarak yalnız yukarıda bahsettiğimiz şekillerde yapılan evlere teşmil ile de, hükûmet, varidatına bir zarar gelmeden iyi bir yardım yapılabilir. 

 

Haber gazetesinin 29 Mart 1936 tarihli sayısında yayınlanmıştır.

skopdergi 23