-
27/10/2015
20. yüzyılın başında Meksika’da, ve 1970’lerin başında Şili’deki devrimci hareketlerde olduğu gibi, Nikaragua'da da müraller, devrimi izleyen kültürel canlanmanın ve Sandinistlerin ülke içinde CIA destekli kontralara karşı verdiği mücadelenin taşıyıcılarından biri oldu. Duvarlar, tam anlamıyla bir kamusal ifade alanı haline geldi ve devrimci mücadelenin hafızasına dönüştü...
-
6/10/2015
Şili’de 1970 seçimleri yaklaşırken, komünist ve sosyalist gençlik kolları, sokakları kamusal bir ifade alanına çevirecek "müral tugayları” kurdular. Bunlar arasında en etkilisi, adını 1946’daki bir gösteride öldürülen işçi Ramona Parra’dan alan Ramona Parra Tugayı idi. Sürrealist ressam Roberto Matta da, 1971'de Tugay'la birlikte bir müral yapacaktı.
-
22/9/2015
Herkesi konuşturmaya azmetmiş, göstergelerin ve söylemin egemenliğine girmiş bir dünyada, hayvanların sessizliği anlam düzenimize giderek daha fazla musallat olmaktadır.
-
2/9/2015
Sayı 8
-
2/9/2015
Sayı 8
-
26/8/2015
Devletin ağır silahlarına karşı doğrultulacak yeni silahlar, kaçış çizgileri üzerinde icat edilir...
-
21/8/2015
Molar düzeyde anti-faşist olup, içinizdeki faşisti bile görmemek kadar kolay bir şey yoktur – hem kişisel hem kolektif moleküllerle, bizzat kendi elinizle besleyip büyüttüğünüz ve taptığınız o faşisti.
-
4/8/2015
Öfkeli Tugay olgusu, 1960-70’lerin kültürel hareketlerini şiddet kullanımından ayırmanın doğru olmadığını gösteriyor. Gruba dair kültürel bir analiz, Tugay’ın Britanya karşı-kültürüyle arasında açık, hatta kopmaz bir bağ olduğunu gözler önüne seriyor.
-
30/7/2015
Madem ki hepimiz, paradan ve meta üretimine dayalı toplumsal ilişkilerden azade bir yaşam kurma arzusuyla yanıp tutuşuyorduk, sınıfın ne önemi olabilirdi? Önemli olan neyi reddettiğimiz ve neyi istediğimizdi – yeni bir dünya.
-
19/11/2015
Sokakları Geri Al hareketi için, sokaklar otomobillerin ve ticaretin kuşatmasından kurtarılıp herkesin kullanacağı gerçek anlamda kamusal alanlara dönüştürülmesi gereken müştereklerdi.
-
7/7/2015
Black Mask kolektifi, Dada ve sürrealizmin radikal mirasına bilinçli bir biçimde sahip çıkıyordu. Metinlerini, tasarımlarını ve performanslarını, 1960’larda ortaya çıkan yeni anarşist ve sol-komünist hareketlerin ağları içinde üretiyordu.
-
18/8/2015
ABD’nin 200. kuruluş yıldönümü kutlamalarına Danimarka da katılacaktı. Beklendiği gibi kutlamalar, Kraliçe’nin ve Başbakan’ın katılımıyla, ABD’ye mutlak ve sorgusuz sualsiz bir saygı duruşuyla başladı. Gelgelelim, alkışlar arasında unutulan bazı insanlar vardı: ABD’nin saldırgan politikalarının ceremesini çekmiş herkes.
-
10/8/2015
1974 yılının Noel’i yaklaşırken, yaklaşık 70 kişiden oluşan bir Noel Baba ordusu Kopenhag sokaklarında geçit töreni yapar. Noel Baba kostümlerinin arkasında, Danimarkalı tiyatro kolektifi Solvognen vardır. Solvognen, 1970’ler boyunca, burjuva Danimarka toplumunun “kendini tiyatroyla canlandırması”nı sağlamak amacıyla büyük çaplı bir dizi eylem gerçekleştirir.
-
15/6/2015
Dünya giderek kentleşiyor ve kent hayatının niteliği konusundaki huzursuzlukların giderek arttığına tanık oluyoruz. Bu huzursuzlukların bazı durumlarda ayaklanmalara veya kitlesel protestolara vardığını görüyoruz: Gezi’de, ondan kısa bir süre sonra Brezilya’da olduğu gibi.
-
27/6/2016
İspanya’daki 15 Mayıs (15M) eylemlerinin ilk yıldönümü yaklaşırken, tepedekiler, sokak eylemlerini kriminalize etmek için baskıcı önlemlerin dozunu artırmıştı. İşte tam bu noktada, “kuralları bozma vakti geldi” diyen Reflektörler devreye girmişti.
-
26/6/2015
1960’larda ABD’de iki kelime kati surette yasaktır. Biri "fuck", diğeri de "communism" kelimesidir. "Communism", en büyük tabu, Amerikan Karşıtı Faaliyetleri İzleme Komitesi’nin yeryüzünden silmeye ahdettiği kötü ruhtur.
-
1/9/2015
1977 yılı ortaları. Kraliçe Elizabeth’in 25. Taç Giyme Yıldönümü yaklaşıyor. Hükümet ve kraliyet ailesi, kutlamalara gölge düşürecek herhangi bir olay çıkmasın diye ne yapacağını şaşırmış durumda. "Tanrı Kraliçeyi Korusun” şarkısının yaratıcıları Sex Pistols’ın, Britanya anakarasında herhangi bir yerde çalınması da ayan beyan yasaklanıyor.
-
20/5/2015
Teknik açıdan baktığımızda, her mekanizma insanlara ait bir işlevi gasp eder. Otomasyonun politik bir bilinçdışı vardır: Üretim sürecini otomatize etmeye yönelik her girişimin altında, asla isyan etmeyecek ve zam istemeyecek “mükemmel köleyi bulma” arzusu yatar.
-
15/5/2015
Yazar olmak, son derece savunmasız bir hayat sürmek demektir. Yazarsanız, hep ayazdasınızdır. Kendi başınızasınızdır, kimseniz yoktur. Ne sığınacak bir yeriniz, ne sizi koruyanlar vardır – meğerki yalanlar söyleyin, o zaman tabii kendinizi sağlama alırsınız, ki bu da bir politikacı olduğunuz anlamına gelir.
-
1/5/2015
Sanatçı, devrimci olmadan, kurtuluş mücadelesine bilfiil bağlanmadan devrimi ifade edemez. Devrimci Sanat, gettoda, dayak yediğin polisten, demagog politikacılardan ve açgözlü iş adamlarından öğrenilir, güzel sanat okullarında değil.